Kategoriler
Genel

Dış Ticaret ile İlgili Ulusal ve Uluslararası Kurumlar

İhracat ve ithalat yaparken mümkün olduğunca fazla veriye çeşitli kaynaklardan ulaşmakta fayda vardır çünkü ülkelerarası sosyal, kültürel ve dil bakımından farklılıkları gidermekte bu kaynaklar yararlı bilgiler sağlar. Özellikle internetin yaygınlaşmasıyla birlikte uluslararası ticarette yol gösteren bu kurumların sağladığı kaynaklara ulaşmak daha erişilebilir hale gelmiştir. Hem ulusal hem de uluslararası kurumlar uluslararası ticaret alanında faaliyet göstermektedirler.

1.     Türkiye İhracatçılar Meclisi

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye’nin dış ticaretine yön vermek, ihracat politikasını tespit etmek, pazar çeşitliliğini arttırmak ve dünya arenasında ihracatçıların rekabet kapasitesini geliştirmek için bugün faaliyette bulunan 61 ihracatçı birliğinin çatı kurumu olarak 1993 yılında kurulmuştur.  TİM ülkelerle ilgili olarak ihracatçıların ihtiyaç hissedeceği her türlü bilgi, firma adresleri, ürün raporları, ülke raporları ve pazar araştırmaları yaparak bu bilgileri ihracatçıların kullanımına sunmuştur.

2.     Türk Eximbank

Türkiye’de ihracatın finansmanını sağlayan en büyük bankadır. İhracatın istikrarlı bir şekilde arttırılması hedefi doğrultusunda tüm ihracatçılara uygun vade ve maliyette finansman sağlar. İhracatçıların poliçelerini teminat göstererek ticari bankalardan finansman temin etmesine de imkan sağlar. Eximbank’ın temel amaçları arasında ihracatın geliştirilmesi, mal ve hizmetlerin çeşitlendirilmesi, ihracatçılara yeni pazarlar kazandırmak vardır.

3.     Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK)

Türkiye ekonomisinin dünya ekonomisine entegrasyonuna katkıda bulunabilmek için, sanayi iş birliği başta olmak üzere, uluslararası ilişki ağlarının genişletilmesi, hizmet sektörünün uluslararası arenaya açılması ve yeni pazar arayışlarının yapılması konularında çalışmalar yapan DEİK bünyesinde bulunan İş Konseyleri ile yurt içi ve yurt dışında yatırım imkânlarını araştırma, Türkiye’nin ihracatını artırmaya katkı sağlama ve benzeri iş geliştirme çalışmalarını organize etmekle görevlendirilmiş kurumudur.

4.     Dünya Ticaret Örgütü

Çok taraflı ticaret sisteminin yasal ve kurumsal organıdır. DTÖ, hükûmetlerin iç ticaret yasalarını ve düzenlemelerini nasıl yapacakları hususunda yasal bir çerçeve ortaya koymakta olup toplu görüşmeler ve müzakereler yoluyla ülkeler arasında ticari ilişkilerin geliştirildiği bir platformdur. Amacı, gümrük tarifelerini azaltarak uluslararası ticaretin önündeki engelleri kaldırmak ve dış ticarette ayrımcılığı önlemek olarak tanımlanan DTÖ, ülkeler arasındaki ticareti, haklar ve sorumluluklar açısından düzenleyen uluslararası bir anlaşma konumundadır.

5.     Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı

Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun ticaret ve kalkınma alanında temel yürütme organıdır. İngilizce kısaltması UNCTAD olan bu konferans, özellikle kalkınmakta olan ülkelerde ekonomik büyümeyi ve kalkınmayı hızlandırmak maksadıyla 1964 yılında Cenevre’de yapılan birinci oturumun sonunda daimi uluslararası bir organ olarak kurulmuştur. Çok taraflı ticaret anlaşmaları yapmak, uluslararası ticaret için prensipler ve prosedürler belirlemek, ticaret bariyerlerini azaltmak temel görevleri arasındadır.

6.     Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD)

OECD, 14 Aralık 1960’ta imzalanan Paris Sözleşmesi’ne dayanılarak 1961 yılında kurulmuştur. OECD ülkeleri sanayileşmiş ve gelişmekte olan ülkelerden oluşmaktadır. Bugün 38 ülke örgüte üyedir. OECD’nin amaçları arasında, ekonomik genişleme politikasının uygulanması ve koordineli sosyo-ekonomik kalkınmanın teşvik edilmesi ve uluslararası yükümlülüklere uygun olarak çok taraflı ve ayrımcı olmayan dünya ticaretinin geliştirilmesinin desteklenmesi yer almaktadır. Kurum desteklerinin yanı sıra, insan hakları, demokrasi ve kişisel özgürlükleri de kuvvetli bir şekilde destekler.

7.     Dünya Gümrük Örgütü

Dünya Gümrük Örgütü, ulusal gümrük idarelerinin etkin ve verimli çalışmalarını sağlamak ve geliştirmek amacıyla kurulmuş uluslararası bir kuruluştur. Örgütün merkezi Brüksel’dedir. Halihazırda 150 üyesi bulunan bu örgüt, ülkelerarasında gerçekleşen ticaretin %95’inden fazlasının işletilmesinden sorumludur. Dünya Gümrük Örgütü, uluslararası standartlar geliştirir, iş birliğini teşvik eder ve meşru ticareti kolaylaştırmak, adil gelir tahsilatını güvence altına almak ve koruma sağlamak için güvence oluşturur. Gümrük idarelerine liderlik, rehberlik ve destek sağlamayarak uluslararası ticarette standardizasyon oluşturur.

Görüldüğü gibi yukarıda sayılan kurumlar uluslararası ticareti bir temel çerçeve sağlamak konusunda ve ticaretle uğraşan firmalara yardımcı olmak amacıyla faaliyet göstermektedir. Bu kurumların sağladığı bilgiler, yine de ticaret yapmak isteyen firmalar için yetersiz kalabilmektedir, bu noktada ticaret istihbaratı sağlayan kuruluşlar bu boşluğu doldurabilir.

  • Transit ticaret nedir, kısaca açıklamak gerekirse, bir ürünü başka bir ülkeden satın alıp, kendi ülkemizin gümrük sahasına sokmadan başka bir ülkeye satmaktır. Transit ticarete konu olan mallar herhangi bir vergi ve harca tabi değildir. Aldığımız malları ülkemize getirip, gümrüklü antrepolara indirerek başka bir ülkeye satarsak, antrepo beyannamesi düzenlememiz gerekir. Bu ticarette, malı aldığımız ülkedeki firma bize fatura kesmeli, bizde malı sattığımız ülkedeki müşterimize faturamızı kesmeliyiz. Müşterimize keseceğimiz fatura, İngilizce ve KDV ilave edilmeden kesilmelidir. Ülkemizde kazancımızın vergilendirilmesi amacıyla, kesilecek Türkçe faturanın da, KDV siz olarak düzenlenmesi esastır. Alırken KDV ödemediğimiz için, satarken de ihracat yaptığımız için KDV bu faturalarda yer almayacaktır. 
  • Transit ticaret, bir ticaret şekli olup, ihracat ve ithalat rejimlerine tabi değildir. Bu yüzden herhangi bir şekilde gümrük beyannamesi düzenlenmez. Bu ticaret şekli vergi resim harç istisnasına tabidir. İthalat ve ihracatta uygulanan tüm ödeme şekilleri, transit ticarette de uygulanabilir. Yani peşin ödeme, akreditif, LC ödeme, vesaik karşılığı gibi ödeme şekilleri kullanılabilir. Ülkemizde yerleşik olarak, vergiye tabi çalışan, esnaf odalarına kayıtlı tüm gerçek ve tüzel kişiler transit ticaret yapabilir ve transit taciri olarak adlandırılır.  Transit tacirin malı aldığı satıcıya yaptığı ödeme alış bedeli, alıcıdan tahsil ettiği bedel ise, satış bedeli olacaktır. Bu bedeller ihracat ve ithalattaki ödeme şekillerinden biri ile alış ve satış faturalarının ibrazı ve yazılı talimatla banka kanalıyla ödenmelidir. Uluslararası anlaşmalarla ticareti yasaklanmış mallar ile ithalat ve ihracatın yapılması yasak olan ülkelerle transit ticaret yapılamaz. Transit ticarette, başka ülkeden alınan mallar millileştirilmeden başka ülkelere satılır. Malın satıcıdan alınıp alıcıya ulaşması ile gerçekleşen bu ticarette malın hangi yerlerden sevk edildiğinin bir önemi yoktur. Sadece sevk evrakları malın girdiği ve çıktığı ülke mevzuatlarına göre düzenlenmelidir. Ülkemizde birçok gerçek ve tüzel kişi transit ticaret yolu ile ticaret yapmaktadır. Mevzuatları gereği ihracat ve ithalattan kolay olan bu sistem, yine de ülkemize döviz kazandırmaktadır. Kolay gibi gözükse de, aslında dikkat edilmesi gereken bir çalışmanın ürünüdür.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir