Kategoriler
Genel

İhracatta Pazarlama ve Devlet Teşvikleri

İhracat, firmaları dinamik ve güçlü kılan hem de piyasadan ve rakiplerine oranla ne konumda olduğunu görebilmesi açısından önemli bir platform olmuştur. İhracat yapmaya başlamamızın en önemli faktörlerinin başında gelen döviz kazanımı ve daha karlı satışın yanı sıra diğer büyük bir öneme sahip olan konu ise teşvikler ve vergi muafiyetlerinin olduğu aşikardır. Bu sebepten dolayı bir ihracatçının uluslararası piyasada yer almayı ve yurtdışı pazarlarında aktif rol oynamayı refleksi haline getirmektedir.

 Firmaların Uluslararası Pazarlara Girmelerini Teşvik Eden Faktörleri kısaca sıralayacak olursak;

 

    • Riskleri azaltmak

    • Döviz kazanmak

    • Vergi muafiyetleri

    • Daha fazla müşteri

    • Daha kârlı satışlar

    • Yurtiçinde vade problemi

Küresel piyasada, rekabet edebilmek için ‘farklılık’ yaratan tarafta olmak çok önemli. Farklılığı yaratabilmek için rakiplerinizin hangi stratejileri izlediğini veya stratejilerinin olup olmadığı, müşteri ihtiyaçlarını ve taleplerini çok iyi anlayıp analiz etmelisiniz. Buna en güzel fırsatlardan bazılarını devlet teşvik yolu ile ihracatçının hizmetine sunmakta.

İHRACATTA DEVLET TEŞVİKLERİ

İhracat destekleri, mal ihracatı destekleri, hizmet ihracatı destekleri, teknik müşavirlik destekleri, Marka Desteği ve KOSGEB Yurtdışı Pazar Destek Programı ile Eximbank kredileri şeklinde sınıflandırılabilir.

   İhracat teşvikleri; Ürün (Mal) ihracatına ilişkin destekler;

Pazar Araştırması ve Pazara Giriş (Yurt Dışı Pazar Araştırması, E-Ticaret Sitelerine Toplu Üyelik, Rapor, Danışmanlık, İleri Teknolojili Şirket ve Marka Satın Alma, Sektörel Ticaret Heyetleri, Alım Heyetleri)

Pazara Giriş Belgeleri Desteği (Yurtdışı marka tescil ve kalite belgeleri destekleri vb.)

Küresel Tedarik Zinciri (KTZ) Yetkinlik Projeleri

 

    • Yurtdışı Birim, Marka ve Tanıtım Desteği (Yurtdışı Mağaza Destekleri)

    • Yurtdışı Tanıtım ve Reklam Desteği

    • Markalaşma Desteği

    • İhracatçıya Alıcı Kredisi ve Sigorta Tazmin Desteği

    • Fuar Katılım Desteği ve Yurtdışı İş Seyahati Destekleri

    • Yurtdışı Pazar Araştırma Destekleri

    • UR-GE Projeleri

  Tasarım ve Ürün Geliştirme Desteği

Tarımsal Ürünlerde İhracat İadesi Yardımları şu şeklinde sıralanabilir.

İHRACAT  TEŞVİKLERİ  ÖZET  TABLOSU

YURT DIŞI REKLAM VE TANITIM DESTEĞİ

 

    • 4 yıl süresince ve istenilen sayıda ülkede yapılacak katalog bastırma, sosyal medya (facebook instagram, google influencer vb. reklam desteği), dergi, gazete, televizyon reklamları ve pop-up mağazacılık harcamalarının%60’ı Bakanlıkça Şirketinize geri ödenir.

    • Tanıtım harcamalarının yıllık üst limiti 4.000.000TL. 

    • Kira desteğinden faydalanan bir biriminiz varsa o ülke için tanıtım harcamaları yıllık destek üst limiti 2.500.000TL. 

    • Destek Tutarı: 4.000.000 – 2.500.000TL

    • Destek Oranı:%50

    • Destek Süresi:4 Yıl

YURT DIŞI PAZAR ARAŞTIRMA DESTEKLERİ- YURT DIŞI İŞ SEYAHATLERİNİN DESTEKLENMESİ

 

    • Ulaşım masrafları, konaklama giderlerinin%50’si oranında destek

    • İki çalışan için seyahat başına 100.000TL.

    • Yılda en fazla 5 seyahat için destek.

YURT DIŞI MAĞAZA, İŞYERİ, OFİS, DEPO AÇMA DESTEKLERİ

Şirketinizin yurtdışında açacağı ofis, mağaza, depo, showroom vb birimlerinin kiralarının üretici firmalar için %50’si, ticari firmalar için %40’ı geri ödeniyor. 

Yurt Dışı Mağaza, Ofis, Depo Açma Destekleri Destek Tablosu: 

Destek ödemesi en fazla 25 birim içindir.  Destek süresi 4 yıldır.

PAZARA GİRİŞ BELGELERİ DESTEĞİ-ÜRÜNLERİN KALİTESİNİN İSPATLANMASINA YÖNELİK DESTEKLER

 

    • Standartlara Uygunluğun Tespiti

    • Can Güvenliğine Uygunluğun Tespiti

    • İhracat için Zorunlu Kalite ve Güvenlik Belgeleri

    • Tarım Test ve Analizlerine Desteği

İhracat yaparken almak zorunda olunan veya ihracat yaparken şirkete bir avantaj sağlayacak olan belgelerin hazırlanması için yapılacak harcamaların%50’si Bakanlıkça geri ödenir. Destek üst limiti yılda 4.000.000TL

YURT DIŞI PAZAR ARAŞTIRMA DESTEKLERİ- YURT DIŞI İŞ SEYAHATLERİNİN DESTEKLENMESİ

Ulaşım masrafları, konaklama giderlerinin%50’si oranında destek

İki çalışan için seyahat başına 100.000TL.Yılda en fazla 5 seyahat için destek.

SEKTÖREL TİCARET HEYETLERİNE KATILANLARA DESTEKLER

Şirketinizden heyete katılan iki kişinin masraflarının%50’si destek kapsamında geri ödenir.

Hedef ve öncelikli ülkelere giden heyetler için destek oranı%60.

YURT DIŞI PAZAR ARAŞTIRMA RAPOR DESTEĞİ- MÜŞTERİYİ VE PAZARI TANIMAYA İLİŞKİN DESTEKLER

 

    • Müşterileri ve Rakipleri Tanıma İçin Pazar ya da Sektör Hakkında Rapor Desteği

    • Markanın Bilinilirliğinin Ölçmeye Yönelik Destekler

    • Satış Kurallarını ve Uygulamaları Öğrenmek İçin Pazar ya da Sektör Hakkında Rapor Desteği

    • İhracat için müşteriler, belirli pazarın ya da sektör hakkında yetkin danışman firmalara hazırlatılacak rapor harcamalarının %50’si Bakanlıkça geri ödenmektedir. 

    • Destek üst limiti yıllık 200.000TL

FUAR DESTEĞİ-FUAR HARCAMALARI VE STAND AÇILMASININ DESTEKLENMESİ

Her fuar için Bakanlıkça belirlenen  bir metrekare ücreti üzerinden hesaplanan tutar destek kapsamında geri alınabilmektedir.

Üç şekilde fuarlara katılmak mümkün…

 

    • Genel Katılım

    • Sektörel Katılım 

    • Prestijli Katılım

Destek oranı:%50-%70

Destek üst limiti genel katılımda 150.000TL, yurt dışı fuar organizasyonlarında; sektörel fuarlarda 250.000TL, prestijli fuarlarda 750.000TL. 

UR-GE DESTEĞİ / ÜRGE PROJELERİ

    Şirketinizin üyesi olduğu işbirliği kuruluşlarının şirketinizin ve içinde bulunduğu sektörün ihracatını artırmak için yürüteceği bir projede yer alması durumunda, katıldığı farklı faaliyetlere (örneğin eğitim, danışmanlık, potansiyel müşterilerle ilişki kurmak için heyetlere katılma vb.) ilişkin masraflarının %50’ine destek verilmektedir.

   Şirketinizin sektörüne has 3 yıl sürecek UR-GE projeleri kapsamında ilk olarak ihtiyaç analizi yapılır ve rekabet gücü kazanmak için yapman gerekenlerle ihracat yapabileceğin pazarlar işin uzmanları tarafından tespit edilir. 

KOSGEB YURT DIŞI PAZAR PAZAR DESTEK PROGRAMI

KOSGEB tarafından Yurtdışı Pazar Destek Programı kapsamında ihracat yapan ya da ihracat yapmak isteyen işletmelere 300.000TL destek verilmektedir. Verilen Destek kapsamında ihracat hazırlığı için gerekli harcama kalemleri desteklenmektedir.

Küçük ve orta ölçekli işletmelerin uluslararası pazara açılmalarına ve ihracat kapasitelerinin geliştirilmesine katkı sağlanması amacı ile Yurtdışı Pazar Destek Programı sağlamakta.

Yurtdışı Pazar Destek Programında Desteklenecek Giderler

 

    • Proje bazlı bu destek programının süresi; en az 6 (altı) ay en fazla 24 (yirmi dört) ay olarak belirlendi.

    • Toplam destek miktarı 300.000 (üç yüz bin) TL.

    • Destek oranı, personel gideri hariç olmak üzere %70 (yetmiş) geri ödemesiz, %30 (otuz) geri ödemeli olarak uygulanıyor.

    • İşletmeler bu destekten sadece 1 (bir) kez faydalanabiliyorlar.

TİCARET BAKANLIĞININ FUAR KATILIMLARINA AYRICA TANIDIĞI DESTEKLER

Bu konuyu fuarlar konusunu ele aldığımızda daha detaylı bir şekilde incelemek konunun hassasiyeti ve anlaşılabilirliği açısından daha kıymetli olacağından gelin aşağıda birlikte fuar konusuna detaylıca değinelim.

ULUSLARARASI FUARLAR

Fuarların Uluslararası Pazarlar Açısından Önemi

Öncelikle gelin fuarların üzerine biraz konuşalım…

Fuarlar, satıcı ve üretici firmaların potansiyel müşterileriyle veya mevcut müşterileriyle kısaca pazarla buluştuğu aynı zamanda rakipleri ile de karşılaştığı yerlerdir.

Fuarlar ayrıca uluslararası piyasaya girişte yeni tüketiciler ile buluşma yeni network oluşturma açısından da çok önemli fırsatları beraberinde getirmektedir.

Bizler, BB ATLAS DIŞ TİCARET VE DANIŞMANLIK AJANSI olarak öncelikle büyümeye ve gelişmeye inanmış olan siz değerli üreticileri, bu sektördeki bilgi birikimimiz ve tecrübemizle destekleyerek sizleri ihracata başlatarak yurtiçi piyasasında karşılaştığınız zorluluklardan kurtarıp sizlere uluslararası pazarlarda var olabilmenin, dünya ülkelerine ürünlerinizi satmanın heyecanını yaşamanızı istiyoruz.

    Konumuz ihracat ve hedefimiz olan küresel pazarlar olduğunda da fuarlar kaçınılmaz müşteri portföyü gücüne sahip kıymetli bir pazarlama platformudur.

    Milli Fuarlar ve Uluslararası Fuarlar Türk ihraç ürünlerinin yurtdışında sergilenmesine olanak sağlayan, biz ihracatçıların en çok tercih ve sonuç elde ettiği fuar tipidir.

    Öncelikle fuarlar çok kıymetli oldukları için ve çok sık düzenlenmedikleri için fazla tasarruftan veya yanlış strateji, yanlış hedef analizi, yanlış stant konumu seçimi gibi önemli detayları arka plana atarak bütçemizi değersiz bir şekilde harcayabilir, istediğimiz kitleye ulaşamayabiliriz. Bu nedenle her koşulu göz önünde bulundurarak yeri geldiğinde gerekli harcamalardan kaçmamalı ve insanların ilgisini çeken bir stant kurabilmeyi başarmalıyız.

    Unutmayalım ki satışın ilk evresi dikkat çekmek ve ziyaret edilmeye kayda değer görülmeyle başlar…

Peki bu kıymetli platform olan fuarlarda nelere dikkat etmeliyiz?

Fuarlarda olmanın faydaları nelerdir?

Gelin birlikte üzerine konuşalım…

ULUSAL VE ULUSLARARASI FUARLARDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR

 

    • Hiçbir misafir iyi ağırlanmadığı bir ortamda bulunmak istemez mantığından yola çıkarak, misafirler sıcak ilgi ile karşılanmalıdır.

    • Tanıtımı yapılacak ürün ve hizmetler stant içinde dikkat çekici bir biçimde teşhir edilmeli ve gerekirse özel ürün teşhir standı tasarlanarak, o şekilde teşhir edilmelidirler.

    • Tezahür edilebilecek olumsuzluk durumlarına karşı hızlı aksiyon alınmalı, her türlü sorun için çözüm önceden düşünülmeli.

    • Tüm satış görüşmelerinde önemli olacak noktalar dikkatlice not edilmeli ve fuar süresince yoğunluktan dönüş yapılamasa bile, bu kriterde yer alan görüşmelere mutlaka geri dönüş sağlanmalıdır.

    • Ticaret aynı zamanda bir rekabettir ama her zaman fair-play kazanır. Bu nedenle ne olursa olsun diğer firmalarla asla gerginlik yaratılacak olumsuzluklara izin verilmemelidir. Bu konu oldukça hassastır ve sektör ne olursa olsun, dedikodular hızlı yayılır.

Fuar katılımında yanımızda mutlaka bulundurmamız gerekenler;

 

    •  Antetli Kâğıt 

    • Promosyon Malzemeleri

    • Kaşe

    • Sipariş Formları                

    • Fiyat Listeleri 

    • Katalog ve Broşürler 

    • Kartvizit

    • Ziyaretçi Formları                    

ULUSAL VE ULUSLARARASI FUARLARA KATILMANIN FAYDALARI

     Yurtdışı fuarlara katılan firmalar, uluslararası ticaretin gelişmesi için değerlendiriyor ve tüm avantajlarından faydalanabiliyor. Yurtdışında her yıl farklı sektörlerde fuarlar düzenleniyor. Uluslararası firmalarla iş birliği yapılmasını sağlayan fuarlara katılmanın faydaları şunlardır.

 

    •      Yeni ürün ve hizmet tanıtımının kolay yapılması,

    •      Marka tanınırlığını uluslararası alanda artırmak,

    •      Geniş hedef kitleye daha hızlı ulaşmak,

    •      Uluslararası müşteri potansiyelini genişletmek,

    •      Kurum imajını artırmak,

    •      Uluslararası alanda sektördeki gelişmeleri takip etmek,

    •      Farklı firmalarla iş birliği yapmak,

    •      Pazar payını artırıcı planlar yapmak,

YURTDIŞI İŞ GEZİSİ DESTEĞİ

    Bazı firmalar, özellikle ihracata yeni başlayacak olan veya pazarda bir sıçrama yakalamaya çalışan KOBİ’ler için fuarlar maddi anlamda yıpratıcı bir etkiye sahip olacağından, bazı firmalar bu masrafı daha ekonomik hale getirebilmek için önceden iletişimde oldukları müşterileri varsa müşteri ziyareti yapılabilir, belirli bir müşterimiz yok ise hedef Pazar seçilip hazırlık yapılarak maliyetli olmayan bir seyahat gerçekleştirebilmekteler.

    Devlet bu alanda da bir teşvik sistemi geliştirmiş olsa da dövizin para birimimiz karşısındaki etkisi açısından maalesef yetersiz kalmaktadır.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği KOBİ’lere destek olabilmek için KOSGEB ile yeni bir model üzerinde iş birliği gerçekleştirmiştir…

Her bir yurtdışı gezisi için işletme başına sağlanacak azami destek

Kuzey Amerika Güney Amerika ve Avusturalya kıtası ile Asya Pasifik Ülkeleri, Çin dahil tüm diğer ülkeler için 20.000TL’dir.

Destek Oranı %60 olarak uygulanır.

Program süresince desteğin üst limiti: 60.000TL

Azami destek limiti ise: 20.000TL olarak belirlenmiştir.

Yurt Dışı İş Gezisi Desteği

   KOSGEB İşletme Geliştirme Destek Programı Yurt Dışı İş Gezisi Destekleri çerçevesinde KOBİ’lerimiz; oda-borsaları kanalı ile sektörel ve en az 10 KOBİ’nin katılımı ile yurtdışına gerçekleştirecekleri iş gezilerinde destek almaya hak kazanmaktadırlar.

Müşteri bulmak, doğru kişiye ulaşmak adına farklı farklı alternatiflere değindik ve hepsi biz ihracatçılar için birbirinden kıymetli değerlerdir aslında…

Şimdi gelin olmazsa olmazlarımızdan son olarak B2B yapısına bir göz atalım.

B2B NEDİR ?  

FAYDALARI NELERDİR ?

NEDEN BU KADAR KIYMETLİDİR ?

    B2B’nin açılımı Business to Business’tır. İşletmelerin son müşteriler yerine diğer işletmelerle ticaret ve işlem yaptığı ticaret yapma yöntemidir. Bu, bir işletmenin ürünlerini doğrudan tüketicilere satmak yerine başka bir işletmeye sunması durumudur.

B2B sayesinde dünyanın her yerine internet üzerinden satış yapabildiğini fark eden birisini artık ihracat konusunda durdurmak çok da mümkün olmayacaktır.

B2B’nin avantajlarına değinecek olursak;

 

    • Daha verimli çalışma

    • Daha süratli işlem

    • Daha iyi müşteri memnuniyeti sağlama

    • Kaliteli hizmet sonrasında daha bağlı müşteri yaratma

    • Etkin süreç yönetimi

    • Yeni ürünlerin ya da sunulan hizmetlerin tüm dünyaya aynı anda çok hızlı yayılması

    • Alışverişin daha hızlı ve kolay yapılabilmesi

    • Üretim noktasında daha az maliyet

    • Stok maliyetlerinin daha düşük olması

    • İşletim maliyetlerinde avantaj

    • Daha iyi yönetilebilen servis

    • Ürün seçeneklerinin artması

    • Tahsilat süreçlerinde kolaylık

    • 7/24 hizmet verme imkânı

    • Daha hızlı teslimat

    • Daha kolay sipariş ve faturalama süreci

    • Geleneksel satış ve pazarlama yöntemleri ile ilerleyen rakiplerine göre üstün avantajlar sağlar.

     Bizler BB ATLAS DIŞ TİCARET VE DANIŞMANLIK olarak sizleri ihracata başlatabileceğimizin sözünü verebiliyoruz. Aklınızdaki soru işaretlerini giderebilmek için bizimle iletişime geçmekten lütfen çekinmeyin.

  Sizleri bu sarsıntılı ekonomik düzende ayakları yere sağlam basan bir firma haline getirmekte kararlıyız…

Kategoriler
Genel

Akreditif Nedir?

Dış ticarette ödeme yöntemlerinden biri olan akreditif; ithalatçının bankasına verdiği bir talimata dayanarak o bankanın yabancı ülkedeki muhabiri ile ihracatçıya, belirlenen evrakların belirlenen süre içerisinde ibrazı karşılığında tarif edilen şekilde ödeme yapılacağına dair verdiği yazılı bir taahhüttür. Akreditifin oluşturulabilmesi için dört taraf gereklidir; ithalatçı (amir), ithalatçı bankası (amir banka), ihracatçı (lehtar) ve taraflar arası bağlantıyı sağlayacak olan ihbar bankası (lehtar banka). Taraflardan herhangi birinin eksik olması halinde akreditif oluşturulamaz.


Akreditif Nasıl Gerçekleştirilir ?

  İthalatçı ile ihracatçının söz konusu ürün ve ödeme yönteminde anlaşması üzerine bir satış sözleşmesi gerçekleştirilir. Bunun üzerine ithalatçı satış sözleşmesi ile beraber akreditifi açtıracağı bankaya gider. İthalatçı bankası bu noktada ithalatçının akreditif tutarını ödeyebilecek güce sahip olduğundan emin olmak isteyecektir. Bunun sebebi şartların yerine getirilmesi koşulunda ihracatçıya karşı dönülemez bir ödeme sorumluluğu taşıyacak olmasıdır. İthalatçı bankası akreditif açılabileceği sonucuna vardıktan sonra ithalatçı, satış sözleşmesine uygun bir akreditif açar ve akreditif mektubu oluşturulur. Çoğu zaman ithalatçı banka akreditifin ihracatçıya ulaştırılması için ihracatçının ülkesinden bir banka ile iletişime geçer. Aradaki bu bankanın görevi akreditif mektubunu en kısa sürede ihracatçıya bildirmektir. Akreditif ihracatçıya bildirildikten sonra ihracatçı akreditif şartlarını değerlendirir. Bu değerlendirmenin üç sonucu olabilir. Bunlardan birincisi ihracatçının akreditifi kabul edip uygulamaya geçmesi, ikincisi akreditif şartlarında revizyon istemesi, üçüncüsü ise şartların kendisine uygun olmadığını belirtip işlemden vazgeçmesidir. Şartların kabul edildiği senaryoda ihracatçı ürünleri belirlenen sürede yüklemeli ve gerekli belgeleri toplayıp ihbar bankasına sunmalıdır. İhbar bankasına sunulan evraklar ithalatçı bankasına gönderilir. İthalatçı banka evrakların akreditif şartlarına uygunluğunu inceler ve uygun bulunması halinde ödeme sorumluluğunu yerine getirip evrakları malları çekmek üzere ithalatçıya ulaştırır. Böylelikle akreditif süreci tamamlanmış olur. Bundan sonraki süreçte ithalatçı ile ithalatçı bankası arasındaki ödeme işlemleri gerçekleştirilir.

Akreditif Açma Şekilleri Nelerdir ?

Kabili Rücu Akreditif: Dönülebilir akreditif de denmektedir. İthalatçı bankanın ihracatçıya haber vermeden akreditif üzerinde değişiklik yapabilme yetkisinin olduğu akreditif çeşididir. İhracatçının akreditif ödeme yöntemine olan güvenini yok ettiği için akreditifin uygulanmasını belirleyen kuralların son versiyonu olan UCP 600’de kapsam dışı bırakılmıştır.

Gayrı Kabili Rücu Akreditif: Dönülemez akreditif de denmektedir. İhracatçının haberi olmadan ithalatçı banka tarafından akreditif şartlarında değişiklik yapılamayan akreditif türüdür.

Teyitli Akreditif: İhbar bankasının akreditife, ithalatçı bankanın talebi üzerine onun ödeme taahhüdüne ilaveten kendi taahhüdünü eklediği akreditif şeklidir. Böylece ihbar bankası, ithalatçı bankanın sorumluluğunu yerine getirmediği durumda teyit bankası olarak ihracatçıya ödeme yapacağına dair kendisi de sorumluluk üstlenir. İhracatçı bu durumda kesin güvence içindedir.

Teyitsiz Akreditif: İhbar bankasının ödeme konusunda herhangi bir sorumluluğunun olmadığı akreditif türüdür.

Akreditifin İhracatçı ve İthalatçı Firmaya Avantajları Nelerdir ?

  Akreditif, hem ithalatçı hem de ihracatçı açısından bazı risklerin sınırlandırıldığı bir ödeme yöntemidir. Bunun sebebi ödeme işlemine aracılık yapan bankaya verilen sorumluluklardır. Diğer ödeme yöntemlerinde bankaların ödeme ile ilgili herhangi bir sorumlulukları bulunmazken akreditifte akreditifi açan bankanın şartların yerine getirilmesi halinde açılan akreditif bedelini ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sayede akreditif ihracatçılar açısından hem ödeme güvencesi hem de pazarlama avantajı sağlar ve ilk defa çalışılan müşteriler ile dahi güvenle kullanılabilir. Bazı ülkelerde (Bangladeş, Cezayir vs.) ithalat yapmak için akreditif kullanımı yasal olarak zorunludur ve akreditif kullanan ihracatçı firmalar bu pazarlarda kendilerine daha kolay yer edinebilirler. Akreditif ile yapılan ihracatlarda ithalatçının iflas etme riski oldukça azdır çünkü ithalatçının, amir banka tarafından akreditif açılmadan önce ödemeyi gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği araştırılır. İhracatçının akreditife teyit eklettirerek iki ülke arasında yaşanacak olası anlaşmazlıklardan yani ithalatçının ülke riskinden kendini sakınması da mümkündür. Akreditifli ödeme ile ithalatçının haksız yere malı kabul etmemesi gibi davranışlarının da önüne geçilmektedir. İhracatçı uygun evrak ibrazını gerçekleştirdiği durumda bu gibi sorunlarla karşılaşmamaktadır. Akreditif şartları kesindir ve akreditif açıldıktan sonra değiştirilemez.

  İthalatçı firmalar açısından akreditifin en önemli avantajı genellikle peşin ödeme talep edilen pazarlardan akreditif ile peşin ödeme yapmaksızın ürün ithal edebilmektir. Böylece ithalatçı firmalar ödeme yapmak için zaman kazanmaktadırlar.

Akreditifin İhracatçı ve İthalatçı Firmaya Dezavantajları Nelerdir ?

  Akreditifin en önemli dezavantajı pahalı olmasıdır. İthalatçının ödemiş olduğu akreditif açılış masrafları, ihracatçı firma tarafından ödenen teyit, rezerv, ihbar, rambursman gibi komisyonlar akreditifin en önemli dezavantajlarıdır. Akreditif özellikle ihracatçılar açısından operasyonel olarak zor ve uzmanlık isteyen bir ödeme bir yöntemidir.

  Akreditif ödeme yöntemi bazı riskleri ortadan kaldırmasının yanı sıra bazı riskleri de taşımaktadır. Genel riskler; ülke riski, hukuki risk, sahtekarlık riski ve mücbir sebeplere ilişkin riskler olarak dörde ayrılır. Ülke riskine akreditif açıldıktan sonra her iki ülke arasındaki ticari ilişkinin kesilmesi veya söz konusu ülkelerde yasal mevzuatta yapılacak olan değişiklikler örnek gösterilebilir. Sahtekarlık riskine ihracatçının sahte evrak düzenleyerek malları yüklemiş gibi gösterip akreditif bedelini tahsil etmesi veya ithalatçının aslında var olmayan bir amir banka üzerinden akreditif açarak ihracatçıdan ürünleri teslim alması örnek gösterilebilir. Hukuki riskler, taraflardan birinin art niyetli bir şekilde hukuki bir süreç başlatması ile akreditifin işlevinin tamamen veya geçici bir süre devre dışı bırakılmasını kapsar. Mücbir sebeplerden doğan riskler ise sorumluluğun yerine getirilmesini kısmen veya tamamen, geçici veya daimi olarak engelleyen durumları kapsamaktadır. Aynı zamanda akreditif uygulamalarında ithalatçı ve ihracatçı firmalar için ayrı risk faktörleri de vardır. İthalatçı firma için bu riskler; malların teslim edilmemesi, düşük kalite ve değerde teslim edilmesi, eksik teslim edilmesi, nakliye sırasında hasar görmesi, kurlardaki olası aşırı dalgalanma olarak sıralanabilir. İhracatçı firma için ise bu riskler akreditif şartlarına uyamamak, amir bankadan geç ödeme almak veya hiç ödeme alamamak, akreditifin banka harici bir kurum tarafından açılmış olmasıdır.

Kategoriler
Genel

Dış Ticarette Kullanılan Belgeler


1. Ticari Belgeler (Commercial Documents) : 
Faturalar, çeki listesi, koli listesi, imalatçı analiz belgesi, kontrol-gözetim belgesi, gemi ölçü raporu.

2. Resmi Belgeler (Official Documents): Dolaşım belgeleri, menşe şahadetnamesi, kontrol belgeleri, konsolosluk faturası, uygunluk belgesi, sağlık sertifikası, veteriner sertifikası, helal belgesi, koşer belgesi, radyasyon belgesi, boykot/kara liste sertifikası, A.T.A karneleri.

3. Taşıma Belgeleri (Transport Documents): Deniz konşimentosu, Özellikli konşimentolar, diğer konşimentolar.

4. Sigorta Belgeleri (Insurance Documents): Flotan sigorta poliçesi, sigorta mektubu, sigorta poliçesi, sigorta sertifikası.

5.Finansman Belgeleri (Financial Documents): Poliçe, bono, rehin senedi, antrepo makbuzu, teslim emri, kontrol ve numune alma yetki belgesi.

Kategoriler
Genel

Dış Ticaret ile İlgili Ulusal ve Uluslararası Kurumlar

İhracat ve ithalat yaparken mümkün olduğunca fazla veriye çeşitli kaynaklardan ulaşmakta fayda vardır çünkü ülkelerarası sosyal, kültürel ve dil bakımından farklılıkları gidermekte bu kaynaklar yararlı bilgiler sağlar. Özellikle internetin yaygınlaşmasıyla birlikte uluslararası ticarette yol gösteren bu kurumların sağladığı kaynaklara ulaşmak daha erişilebilir hale gelmiştir. Hem ulusal hem de uluslararası kurumlar uluslararası ticaret alanında faaliyet göstermektedirler.

1.     Türkiye İhracatçılar Meclisi

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türkiye’nin dış ticaretine yön vermek, ihracat politikasını tespit etmek, pazar çeşitliliğini arttırmak ve dünya arenasında ihracatçıların rekabet kapasitesini geliştirmek için bugün faaliyette bulunan 61 ihracatçı birliğinin çatı kurumu olarak 1993 yılında kurulmuştur.  TİM ülkelerle ilgili olarak ihracatçıların ihtiyaç hissedeceği her türlü bilgi, firma adresleri, ürün raporları, ülke raporları ve pazar araştırmaları yaparak bu bilgileri ihracatçıların kullanımına sunmuştur.

2.     Türk Eximbank

Türkiye’de ihracatın finansmanını sağlayan en büyük bankadır. İhracatın istikrarlı bir şekilde arttırılması hedefi doğrultusunda tüm ihracatçılara uygun vade ve maliyette finansman sağlar. İhracatçıların poliçelerini teminat göstererek ticari bankalardan finansman temin etmesine de imkan sağlar. Eximbank’ın temel amaçları arasında ihracatın geliştirilmesi, mal ve hizmetlerin çeşitlendirilmesi, ihracatçılara yeni pazarlar kazandırmak vardır.

3.     Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK)

Türkiye ekonomisinin dünya ekonomisine entegrasyonuna katkıda bulunabilmek için, sanayi iş birliği başta olmak üzere, uluslararası ilişki ağlarının genişletilmesi, hizmet sektörünün uluslararası arenaya açılması ve yeni pazar arayışlarının yapılması konularında çalışmalar yapan DEİK bünyesinde bulunan İş Konseyleri ile yurt içi ve yurt dışında yatırım imkânlarını araştırma, Türkiye’nin ihracatını artırmaya katkı sağlama ve benzeri iş geliştirme çalışmalarını organize etmekle görevlendirilmiş kurumudur.

4.     Dünya Ticaret Örgütü

Çok taraflı ticaret sisteminin yasal ve kurumsal organıdır. DTÖ, hükûmetlerin iç ticaret yasalarını ve düzenlemelerini nasıl yapacakları hususunda yasal bir çerçeve ortaya koymakta olup toplu görüşmeler ve müzakereler yoluyla ülkeler arasında ticari ilişkilerin geliştirildiği bir platformdur. Amacı, gümrük tarifelerini azaltarak uluslararası ticaretin önündeki engelleri kaldırmak ve dış ticarette ayrımcılığı önlemek olarak tanımlanan DTÖ, ülkeler arasındaki ticareti, haklar ve sorumluluklar açısından düzenleyen uluslararası bir anlaşma konumundadır.

5.     Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı

Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı, Birleşmiş Milletler Genel Kurulunun ticaret ve kalkınma alanında temel yürütme organıdır. İngilizce kısaltması UNCTAD olan bu konferans, özellikle kalkınmakta olan ülkelerde ekonomik büyümeyi ve kalkınmayı hızlandırmak maksadıyla 1964 yılında Cenevre’de yapılan birinci oturumun sonunda daimi uluslararası bir organ olarak kurulmuştur. Çok taraflı ticaret anlaşmaları yapmak, uluslararası ticaret için prensipler ve prosedürler belirlemek, ticaret bariyerlerini azaltmak temel görevleri arasındadır.

6.     Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD)

OECD, 14 Aralık 1960’ta imzalanan Paris Sözleşmesi’ne dayanılarak 1961 yılında kurulmuştur. OECD ülkeleri sanayileşmiş ve gelişmekte olan ülkelerden oluşmaktadır. Bugün 38 ülke örgüte üyedir. OECD’nin amaçları arasında, ekonomik genişleme politikasının uygulanması ve koordineli sosyo-ekonomik kalkınmanın teşvik edilmesi ve uluslararası yükümlülüklere uygun olarak çok taraflı ve ayrımcı olmayan dünya ticaretinin geliştirilmesinin desteklenmesi yer almaktadır. Kurum desteklerinin yanı sıra, insan hakları, demokrasi ve kişisel özgürlükleri de kuvvetli bir şekilde destekler.

7.     Dünya Gümrük Örgütü

Dünya Gümrük Örgütü, ulusal gümrük idarelerinin etkin ve verimli çalışmalarını sağlamak ve geliştirmek amacıyla kurulmuş uluslararası bir kuruluştur. Örgütün merkezi Brüksel’dedir. Halihazırda 150 üyesi bulunan bu örgüt, ülkelerarasında gerçekleşen ticaretin %95’inden fazlasının işletilmesinden sorumludur. Dünya Gümrük Örgütü, uluslararası standartlar geliştirir, iş birliğini teşvik eder ve meşru ticareti kolaylaştırmak, adil gelir tahsilatını güvence altına almak ve koruma sağlamak için güvence oluşturur. Gümrük idarelerine liderlik, rehberlik ve destek sağlamayarak uluslararası ticarette standardizasyon oluşturur.

Görüldüğü gibi yukarıda sayılan kurumlar uluslararası ticareti bir temel çerçeve sağlamak konusunda ve ticaretle uğraşan firmalara yardımcı olmak amacıyla faaliyet göstermektedir. Bu kurumların sağladığı bilgiler, yine de ticaret yapmak isteyen firmalar için yetersiz kalabilmektedir, bu noktada ticaret istihbaratı sağlayan kuruluşlar bu boşluğu doldurabilir.

  • Transit ticaret nedir, kısaca açıklamak gerekirse, bir ürünü başka bir ülkeden satın alıp, kendi ülkemizin gümrük sahasına sokmadan başka bir ülkeye satmaktır. Transit ticarete konu olan mallar herhangi bir vergi ve harca tabi değildir. Aldığımız malları ülkemize getirip, gümrüklü antrepolara indirerek başka bir ülkeye satarsak, antrepo beyannamesi düzenlememiz gerekir. Bu ticarette, malı aldığımız ülkedeki firma bize fatura kesmeli, bizde malı sattığımız ülkedeki müşterimize faturamızı kesmeliyiz. Müşterimize keseceğimiz fatura, İngilizce ve KDV ilave edilmeden kesilmelidir. Ülkemizde kazancımızın vergilendirilmesi amacıyla, kesilecek Türkçe faturanın da, KDV siz olarak düzenlenmesi esastır. Alırken KDV ödemediğimiz için, satarken de ihracat yaptığımız için KDV bu faturalarda yer almayacaktır. 
  • Transit ticaret, bir ticaret şekli olup, ihracat ve ithalat rejimlerine tabi değildir. Bu yüzden herhangi bir şekilde gümrük beyannamesi düzenlenmez. Bu ticaret şekli vergi resim harç istisnasına tabidir. İthalat ve ihracatta uygulanan tüm ödeme şekilleri, transit ticarette de uygulanabilir. Yani peşin ödeme, akreditif, LC ödeme, vesaik karşılığı gibi ödeme şekilleri kullanılabilir. Ülkemizde yerleşik olarak, vergiye tabi çalışan, esnaf odalarına kayıtlı tüm gerçek ve tüzel kişiler transit ticaret yapabilir ve transit taciri olarak adlandırılır.  Transit tacirin malı aldığı satıcıya yaptığı ödeme alış bedeli, alıcıdan tahsil ettiği bedel ise, satış bedeli olacaktır. Bu bedeller ihracat ve ithalattaki ödeme şekillerinden biri ile alış ve satış faturalarının ibrazı ve yazılı talimatla banka kanalıyla ödenmelidir. Uluslararası anlaşmalarla ticareti yasaklanmış mallar ile ithalat ve ihracatın yapılması yasak olan ülkelerle transit ticaret yapılamaz. Transit ticarette, başka ülkeden alınan mallar millileştirilmeden başka ülkelere satılır. Malın satıcıdan alınıp alıcıya ulaşması ile gerçekleşen bu ticarette malın hangi yerlerden sevk edildiğinin bir önemi yoktur. Sadece sevk evrakları malın girdiği ve çıktığı ülke mevzuatlarına göre düzenlenmelidir. Ülkemizde birçok gerçek ve tüzel kişi transit ticaret yolu ile ticaret yapmaktadır. Mevzuatları gereği ihracat ve ithalattan kolay olan bu sistem, yine de ülkemize döviz kazandırmaktadır. Kolay gibi gözükse de, aslında dikkat edilmesi gereken bir çalışmanın ürünüdür.
Kategoriler
Genel

Serbest Bölge Nedir?

Serbest bölgeler, bulundukları ülkenin siyasi sınırları içerisinde yer almakla birlikte dış ticaret, vergilendirme ve gümrük mevzuatı açısından gümrük hattının dışında kabul edilen bölgelerdir. Bu bölgelerde mali, ticari ve ekonomik alanlardaki hukuki ve idari düzenlemeler uygulanmaz veya kısmen uygulanır.  Fiziki olarak da bulundukları ülkenin diğer kısımlarından ayrılan serbest bölgelere sınai ve ticari faaliyetler için diğer bölgelere kıyasla daha geniş teşvikler ve muafiyetler tanınmaktadır.

Serbest bölgeler genellikle bir uluslararası liman veya havalimanına yakın yerlere kurulmakla birlikte gümrük alanından ayrı işlemler görür. Bölgeye girişlerde gümrük işlemlerine tabi tutulmayan mallar serbest bölgelerde depolanabilir, işlenebilir ve üretimde kullanılabilir. Gümrük sınırlarına girmediği sürece bu mallara vergi ödenmesine gerek yoktur.

Serbest bölgeler genel olarak üretim, ambalajlama, depolama, araştırma ve geliştirme, bankacılık, sigortacılık, montaj, tasnif, yükleme, demontaj, müşavirlik, mimarlık, mühendislik, kiralama, yazılım, bakım ve onarım gibi faaliyetleri kapsamaktadır.

Türkiye’de serbest bölgelerin kuruluş amaçları T.C. Ticaret Bakanlığı’nca şu şekilde sıralanmıştır:

·       İhracata yönelik yatırım ve üretimi teşvik etmek,

·       Doğrudan yabancı yatırımları ve teknoloji girişini hızlandırmak,

·       İşletmeleri ihracata yönlendirmek,

·       Uluslararası ticareti geliştirmek.

Serbest Bölgelerdeki Teşvik ve Avantajlar

·       Üreticiler için vergi avantajları

–   Serbest bölgelerdeki üretici firmaların imal ettikleri ürünlerin satışından elde ettiği kazançlar için gelir ve kurumlar vergisi muafiyeti uygulanır.

–   Serbest bölgede üretilen ürünlerin FOB bedelinin en az %85’inin yurt dışına ihraç edilmesi halinde, kullanıcı firmanın istihdam ettiği personele ödediği ücretler gelir vergisinden muaftır.

–   Serbest bölgelerde üretim faaliyetleri gerçekleştiren kullanıcıların bu bölgelerde gerçekleştirdikleri faaliyetlerin işlemleri ve düzenlenen kağıtları damga vergisi ve harçlardan muaftır.

·       Orta ve uzun vadeli faaliyet ruhsatı alabilme imkânı

·        Kar transferi imkânı

–   Serbest bölge faaliyetlerinden elde edilen kazanç ve gelirler izinsiz olarak yabancı ülkelere veya Türkiye’ye serbestçe transfer edilebilir.

·       Ticaret kolaylığı imkânı

–   Serbest bölgeler ile Türkiye’nin diğer bölgeleri arasında yapılan ticarette dış ticaret rejimi hükümleri uygulandığından, serbest bölge kullanıcıları ülke içerisinden KDV’siz mal ve hizmet satın alabilmektedir. Ayrıca, serbest bölgeler ile diğer ülkeler veya diğer serbest bölgeler arasındaki ticarette ise dış ticaret hükümleri uygulanmamaktadır.

·       Gümrük vergisi prosedürlerinden arındırılmış ticaret imkânı

·       AB ve Gümrük Birliği kriterlerinin gerektirdiği serbest dolaşım belgelerinin temini imkânı

·       Kredilerde faiz desteği

·       Eşitlik prensibi

–   Serbest bölgelere sağlanan teşvik ve avantajlardan yerli ve yabancı firmalar eşit olarak yararlanabilmektedir.

·       Zaman kısıtlaması bulunmaması

–   Serbest bölgelerde malların kalması konusunda bir zaman kısıtlaması bulunmamaktadır.

·       Yerli ve yabancı pazarlara erişim imkânı

–   Serbest bölgelerden Türkiye’ye veya diğer ülkelere yapılacak olan ticarette tüketim malları ve riskli mallar dışında bir kısıtlama yoktur.

·       Azaltılmış bürokrasi

·       Serbest bölgelerin konumları itibari ile edindikleri stratejik avantajlar

·       Uygun ve ucuz altyapı imkanları

·       Kira desteği

Kategoriler
Genel

İhracat Amaçlı Mail Gönderirken Nelere Dikkat Edilmelidir?

İş hayatınızda yüksek ya da alt yetkili kişileri bilgilendirmek amacıyla kullanılan, günümüz teknolojisinin en büyük nimetlerinden birisi hiç şüphesiz ki maillerdir. Mailler sayesinde yetkili kişileri bilgilendirebilmenizin yanı sıra iletişim, arşivleme, bir bilgiyi birden çok kişiyle paylaşma, ihracat amaçlı iletişim kurma gibi birçok işlevin de yapılabilmesine olanak sağlamaktadır. Ancak tam bu noktada mail kullanan birçok kişi, doğru bir mail nasıl gönderileceğini tam olarak bilmemektedir. Bu yazımızda ihracat amaçlı mail gönderirken nelere dikkat edilmeli ve doğru bir mail nasıl oluşturulur konusunun üzerinde size rehber niteliğinde bilgi vereceğiz.

İhracat Amaçlı Mail Gönderirken Nelere Dikkat Edilmelidir?

Özellikle iş hayatımızda sıklıkla kullanılan mailler, kişisel kullanımlarda kuralların uyulması pek önem arz etmemektedir. Ancak iş hayatında bu durum böyle değildir. Tam tersine karşı tarafın işi ciddiye alabilmesi için mail yazılırken daha dikkatli ve daha titiz davranılmalıdır. İhracat amaçlı mail gönderirken dikkat edilmesi gereken birkaç temel nokta vardır. Kurallara en uygun mailin ortaya çıkması için dikkat edilmesi gereken temel noktalar şunlardır:

  1. 1. Giriş Cümlesi ve Hitap Şekli: Giriş cümlesi karşı tarafın konuyu daha iyi bir şekilde anlayabilmesi için oldukça dikkatli davranılması gereken bir kısımdır. Bununla beraber mail yazısı boyunca kullanılacak hitap şekli çok önemlidir. Bu sebepten ötürü yazı içten değil, “Bey”, “Hanım” gibi kelimeler kullanılarak resmi bir dille yazılması gerekmektedir.
  2. 2. Gelişme Cümlesi: Bu kısımda yazılan cümleler mümkün olduğunca kısa ve öz tutulmalıdır. Anlatılması gereken noktalar olayı uzatmadan, dolandırmadan direkt olarak aktarılmalıdır. Ayrıca önemli olan kısımların belirginliğini artırmak için anahtar kelimeler belirleyebilir ve o anahtar kelimeleri BOLD (Kalın) olarak yazabilirsiniz.
  3. 3. Sonuç Cümlesi: Mailinizin son kısmında yapacağınız hizmetin ya da yapılmasını istediğiniz eylemi “arz ediyorum, bir sorunuz varsa bana bildirin” tarzında resmi bir dile sahip kelimeler kullanarak mailinizi sonlandırabilirsiniz. Mailinizin daha kaliteli ve karşı taraf için daha etkili olmasını istiyorsanız mail sonunda “İyi günler, iyi hafta sonları” tarzında resmiyet uzaklaşmayacak dilek mesajları da ekleyebilirsiniz.
  4. 4. Mailinize Belge, Fotoğraf veya Bağlantı Linki Ekleme: Mailinizi hazırlarken beraberinde bir belge, bağlantı linki ya da fotoğraf ekleyecekseniz, bu dosyalar ile ilgili gerekli açıklamaları gelişme veya sonuç cümlelerine ekleyerek dosyaların amacının daha kolay bir şekilde anlaşılmasını sağlayabilirsiniz.
  5. 5. Maillerin Vazgeçilmezi Mail İmza Nasıl Oluşturulur?
  6. 6. İhracat amaçlı maillerinizi yazarken, yazdığınız mailin tamamen size ait olduğunu karşı tarafa gösterebilmeniz için mailinize bir imza eklemeniz gereklidir. Mailinize imza eklemek için kullanacağınız mail uygulamasının imza kısmında yer alan,
  7. 7. İsim ve Soyisim
  8. 8. Firma Adı
  9. 9. Meslek
  10. 10. Unvan
  11. 11. Varsa Linkedin Bağlantısı
  12. 12. Telefon Numarası
  13. 13. gibi bilgileri ekleyebilirsiniz.
Kategoriler
Genel

Dış Ticaretle İlgili Mevzuatlarda Önemli Değişiklikler

1- Çek Kanununun Geçici 3.Maddesine göre 31/12/2021 tarihine kadar, üzerinde yazılı düzenleme tarihinden önce çekin ödenmek için muhatap bankaya ibrazı geçersizdi. Bu tarih 31/12/2023 olarak uzatıldı.

2- Şirketlerin tasfiyesinde, Alacaklılara üçüncü kez yapılan çağrı tarihinden itibaren altı ay geçmedikçe kalan varlık dağıtılamıyordu. Bu 6 aylık süre 3 aya düşürüldü.

3- 14 Ekim’de, 10 milyon lira sermaye ile Türkiye İhracatçılar Meclisinin %95 Eximbank’ın %5 ortaklığı ile İhracatı Geliştirme Anonim Şirketi (İGE) kuruldu. Şirketin amacı İGE aracılığıyla, teminat yetersizliği nedeniyle çeşitli kredi ve destek imkânlarından yeterince yararlanamayan ihracatçıların krediye erişimleri kefalet suretiyle sağlanacak. Bu vesileyle ihracatçılar, kredi almak için fabrikasını, arsasını bankaya ipotek vermek zorunda kalmayacak, teminat sorunu çözülmüş olacak. Bu minvalde şirket;

 Kurumlar Vergisinden muafiyet,

 KDV’den istisna,

 Damga Vergisinden İşlemleri istisna,

 Harçtan istisna olarak tanımlandı. İlgili kanunlarda değişiklikler yapıldı.

 Birlik aidatları arttırıldı. İhracatçı Birliklerinde Hizmet sektörü için giriş aidatı ve yıllık aidat, aylık asgarî ücretin brüt tutarı ile bu tutarın 5 katı arasında belirlenen tutarda tahsil ediliyordu. Bu 20 kata kadar genel kurul kararı ile çıkarılabilecek.

 İGE için ihracat işlemleri üzerinden FOB bedelin on binde üçüne kadar Ticaret Bakanlığınca belirlenen oranda ek nispi ödeme kesintisi yapılabilecek.

 Hizmet sektörleri için İGE’nin sermayesine eklenmek üzere, aylık asgarî ücretin 10 katına kadar Ticaret Bakanlığınca yıllık cirolara göre belirlenen tutarda ilave yıllık aidat tahsil edilecek.

4- Serbest Bölgeler Kanununa eklenen geçici madde ile, Yeni Kurulacak serbest bölgelerde, işleticilerin serbest bölgelerin işletilmesi ile ilgili faaliyetlerden elde ettikleri kazançları, 30 yılı geçmemek ve ilk faaliyet ruhsatında belirtilen süre ile sınırlı olmak üzere gelir veya kurumlar vergisinden müstesna kılındı.

Kategoriler
Genel

Menşe Kavramı Nedir?

Dış ticaretle yakından uzaktan ilişkili herkes duymuştur bu kavramı.

Türk Dil Kurumu “Başlangıç, bir şeyin çıktığı yer, köken, kaynak, sebep” olarak tanımlar menşei.

Gümrük kanunumuza göre, tümüyle bir ülkede elde edilen veya üretilen eşya, o ülke menşelidir. Üretimi birden fazla ülkede gerçekleştirilen eşyanın ise bir ülke menşeli sayılabilmesi için, o ülkede yeni bir ürün imal edilmesi veya imalatın önemli bir aşamasının ve ekonomik yönden gerekli görülen en son esaslı işçilik ve eylemin o ülkede bu amaçla donatılmış işletmelerde yapılması gerekir.

Ticarete konu olan eşyanın kökenine göre yani hangi ülke kaynaklı sayılacağına göre farklı ithalat koşulları belirlenebilmektedir. Ülkemiz tek taraflı olarak ya da karşılıklılık esası uyarınca bazı ülke menşeli eşyaların serbest dolaşıma girişini; ticaret politikası önlemlerine, ilave gümrük vergisine veya ek mali yükümlülük gibi diğer mali yükümlülüklere tabi kılabilmektedir.

Eşyanın bazı ülke veya ülke gruplarına yönelik yukarıda sayılan ilave önlemlere tabi olmaması için, söz konusu uygulamalara tabi ülke menşeli olmadığını veya başka bir ülkede gördüğü değişiklik ve işlemler dolayısıyla o ülke menşeli sayılmaması gerektiğini belgelemek üzere menşe ülkenin veya ihracatçı ülkenin yetkili makamlarınca düzenlenmiş olan “Menşe Şahadetnamesi” ibraz edilir.

Kategoriler
Genel

E-İhracatta Devlet Teşvikleri Nelerdir?

Şirket satın alma desteği

Yabancı şirket ya da marka bazlı raporlarla yabancı şirket satın alımı işlemlerine ilişkin finansal ve hukuki raporlar için yapılan giderler destek kapsamındadır. Ticaret Bakanlığının ön onayı ile verilen destek oranı %75’tir.

Birim desteği

Yurt dışı çalışmaları için şirket bünyesinde kurulan birimlerin vergi, harç, kira ve komisyon giderleri %40 ile %50 oranlarında desteklenmektedir.

Marka tescil ve korunma desteği

Sınır ötesi e-Ticaret kapsamında ürün, hizmet ya da yurt içinde tescili yapılmış markaların global pazarlarda tescilinin yapılması ve markanın korunması için yapılan giderler için verilen destektir. Marka tescili araştırması, patent bürosu hizmetleri gibi giderler desteklenmektedir.

Seyahat desteği

e-İhracat yapmak isteyen firmaların hedef pazar araştırması maksadıyla yapacakları seyahatler için verilen destektir. Bir firmadan 2 kişinin, 20 günlük ve 3 ülkeye yapacakları yurt dışı piyasa araştırması seyahatlerinde ulaşım ve konaklama giderlerinin yüzde 70’i desteklenmektedir.

Rapor desteği

Pazar araştırması, veri izleme ve değerlendirme faaliyetleri, şirket ya da marka odaklı raporlar, mali ve hukuki analiz raporlarının Ticaret Bakanlığı’nın belirlediği kurumlara yaptırılması veya alınması durumunda verilen destektir. Ticaret Bakanlığının izni doğrultusunda verilen rapor desteği 2 yıllık süreyle verilmektedir. Rapor destek oranı ise %60’tır.

Belge desteği

Çevre, sağlık ve kalite gibi konularında teknik mevzuat ve uyum için sağlanan destektir. Çevre, sağlık ve kalite konularında belge, izin, danışmanlık, ruhsat, sertifika, eğitim ve diğer belgelendirme masrafları %50 oranında desteklenmektedir.

Reklam ve tanıtım desteği

Reklam, tanıtım, pazarlama, sponsorluk ve ilan giderleri ile kokteyl, konferans, seminer ve lansman gibi çalışmaların maliyetleri %60 oranında desteklenmektedir.

Fuar desteği

Yurt dışındaki fuarlar için %50 oranında destek verilmektedir.

Kategoriler
Genel

İhracatçının Yol Haritası

Yol haritası olmayan bir ihracatçı, iş hayatında beklenmedik bazı problemlerle karşılaşabilir. Bu problemler, ilave iş kaybına, zamana kaybına ve maliyette bazı sorunlara neden olabilir. İhracat gibi bünyesinde birçok değişkeni ve riskleri bulunduran bir konuda hassas davranmak gerekir. Bunun için de ihracatçılar yapacaklarını adım adım planlamalı ve bir yol haritası çıkarmalıdır.

Öncelikle, ihracata başlamak isteyen firma, güven ve itibar duygusu oluşturmak için resmi web sayfasını, ürün ve tanıtım kataloglarını, broşürleri, kurumsal sosyal medya hesaplarını ihracata yönelik revize etmelidir. Bunun için, firma bünyesinde halkla ilişkiler ve tanıtım departmanı yoksa, bu hizmetleri sunan ihracat danışmanlık şirketlerine başvurulmalıdır.

Bir sonraki adımda ihracat yapmak isteyen firma bünyesinde bulundurduğu ihracat departmanının çalışmasını optimize etmeli ve gerekiyorsa eksiklerini tamamlayabilmek için çalışanlarını eğitimlere teşvik etmelidir. Bunun uzun bir süreç olduğu göz önünde bulundurulduğunda, firma harici ihracat departmanı hizmetlerinden faydalanabilir. Harici ihracat departmanı hizmetini sunan dış ticaret danışmanlık kurumları daha kısa zaman zarfında piyasa araştırması, potansiyel piyasa analizleri gibi işlemleri gerçekleştirerek firmaya yeni müşteriler kazandırmış olacaktır.

Sonraki adımda, ihracat faaliyetlerine başlayabilmek için, hedef ürüne yönelik derin bir pazar analizi yapılmalıdır. Bu analizin tecrübeli dış ticaret uzmanı tarafından veya ilgili hizmeti sunan kurum tarafından gerçekleştirilmesi gerekmektedir. Pazar analizi sayesinde hedef pazarlar belirlenmekte ve bu pazarlarla ilgili ayrıntılı araştırmalar gerçekleştirilmektedir. Böylelikle, pazarda mevcut olan piyasa değeri, hedef ürüne dair fiyat politikaları, potansiyel rakipler, piyasa yoğunluğu, arz-talep oranları ve potansiyel riskler tespit edilmiş olur.

Potansiyel piyasa analizi hazırlandıktan ve değerlendirildikten sonra girilecek pazarlar tespit edilmiş olur.  Bu aşamadan sonra ilave bilgilere ihtiyaç duyulabilmektedir. Bunun için ilgili bölgede faaliyet gösteren ticaret ataşeliklerine, dış ticaret kurumlarına, B2B ticaret platformlarına başvurulmalıdır.

İhracata yönelik bu hazırlıklar ve ön çalışmalar titizlikle yerine getirildiği taktirde, firmanın ihracatta başarısız olma ihtimali minimuma düşecektir.